13.04.2019, 07:53

GÜZEL HATIRLANMAK, GÜZEL YAŞAMAKTIR

Kalpten kalbe bir yol vardır. Yapmacık, kerhen, adetten ve ayıp olmasın düşüncesi ile yapılan tanışmalar hiçbir zaman uzun soluklu olmamıştır. Oysa kalbimize götürdüğümüz eller, tenlerin uyuşmasından değil kalplerin uyum sağlamasındadır.


Anlaşamayan toplum çokça bağıran toplumdur. Herkes birbirine bağırarak konuşuyor. Ve daha ilginç olanı yazarken büyük harf kullanmak kızgınlık ibaresi olarak kullanılıyor. Otobüste şoföre, dolmuşta yanımızdakine, pazarda satıcıya, okulda öğretmene, fabrikada işçilere bağırıyoruz. Her yerde bağırarak konuşuyoruz. Nerdeyse dizi film izlerken ekranlarda yer bulan oyunculara bağıracağız. Yeşilçam filmlerinde kötü karakteri oynayan birçok oyuncu, günlük hayatında hayranlarının (!) sözlü ya da fiziksel saldırısına uğramışlardır. Aslında hatırlanmak, en güzeli yaşamaktır. Bu sahiplenilmişlik ve duygusallığımıza, kalplerimizden yönlendirme yapılmadıkça sadece tepki olarak kalacaktır davranışlarımız.


İnsanlarımızın birbirine bağırması dil ile değildir. Çünkü tüm canlılar kalp ile anlaşırlar. Dil ise kalbimizin ses veren notasıdır. Bu nedenle yarım metre mesafede insanlar birbirine bağırarak konuşuyor. Çünkü kalp devre dışı kalıyor. Telefonda, uzaktaki annemize ve babamıza yahut üzüldüğünde teselli ettiğimiz kardeşimize bağırarak mı konuşuyoruz? Ya da mektup yazarken cümlelerin tamamını büyük harfle mi yazıyoruz sevdiğimize?


Âlemlerin Efendisine selam verdiğimizde ellerimiz kalbimizde anlam kazanıyor. İsmini duyar duymaz sağ elimizi kalbimizle birleştiriyoruz. Çünkü sevmek ellerimizi birleştirmekten de ötesi yârla birleşmektir. Kalplerimizin bizi birbirimize yakınlaştırmak gibi görevi vardır. Yenidoğan bir bebek ilk suskunluğunu annesinin kalbine yaklaştıkça yaşıyormuş. Susmayı bize öğreten kalbimizdir. Kalp lügatte değiştirmek tersyüz etmek manasında kullanılır. Geldikçe susar, sustukça da sevgi pompalamaya devam eden kalplerimizi değiştirmek ve tersyüz etmek biraz da, önce kendimizi okumak sonra sorgulamak nihayetinde ise faydalı olan her şeyi okumaktan geçiyor.

Bir de yan yana gelemeyen insanların sosyal medya üzerinden birbirlerine mesaj verme tavırları gelişti. İyi ki sosyal medya var diyesimiz var. Benim çocukluğumda televizyon bazı muhazakar aileler için vazgeçilmez değildi. Bu yüzden bu evlere televizyon çok sonraları girdi. Nihayetinde seksenli yıllarda kumandası bizim elimizde olmadığından, televizyona kültürel yozlaşmayı yaygınlaştıran bir nesne olarak bakıldı. Fakat sanayi ve teknolojik gelişmeyle birlikte siyah beyazdan renkliye, kocaman beyaz düğmelerden uzaktan kumandaya geçilince anlaşıldı ki, televizyonun kumandası bizim ellerimizde. Nasıl kullanırsak televizyon o mesajı veriyor. Tabi burada biraz ironi biraz da bilgi katarak bir şeyi anlatmaya çalışıyorum: Bugün sosyal medyanın işlevi de budur. Hangi amaçla neyi kullanıyorsak bizler o derece sosyalleşiyoruz. Sosyal medya üzerinden mesaj göndermek yerine, insanlar keşke kalp ile dil ile merhaba ile çay ile yan yana gelip derdini anlatsa!

Sosyal medya bu kadar yaygın değilken güvercinlerin ayağına takılan mektuplar kalplerle anlamlıydı. Teknoloji geliştikçe duygular (ç)alınıyor. Sağına soluna bakmayan, baksa da görmeyen, tasarlanmış robot gibi günlük işlerimizde tükenip giden duygusuz varlıklara mı dönüşüyoruz?

Güzel yaşarsak güzel hatırlanacağız. Bu nedenle ben erdemi ve vefayı önemserim. Bizi biz yapan değerlerle biz varız ve anlamlıyız. Doğu toplumu olmanın gereğidir bu anlatmaya çalıştıklarım. Doğu toplumundan kasıt coğrafi anlamda bölge illerini kastetmiyorum. Avrupa’ya göre biz doğuluyuz. İrlanda halkı 1845’de açlıktan kırılırken nasıl biz yardım göndermişsek, 1890’da Japonya’ya gemi göndermişsek, 15.yüzyılda İspanya’daki Yahudi toplumunu alıp İzmir ve İstanbul’a yerleştirmişsek bugün de aynı yaklaşım içerisinde olmalıyız. Ancak bu sefer önce en yakınımızdan başlayarak. Lütfen çevremizi “temiz” tutalım!

Yorumlar (0)
banner810
17
az bulutlu
Namaz Vakti 29 Nisan 2024
İmsak
Güneş
Öğle
İkindi
Akşam
Yatsı
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 34 93
2. Fenerbahçe 34 89
3. Trabzonspor 34 58
4. Başakşehir 34 52
5. Beşiktaş 34 51
6. Kasımpasa 34 49
7. Rizespor 34 49
8. Alanyaspor 34 48
9. Sivasspor 34 48
10. Antalyaspor 33 45
11. A.Demirspor 34 41
12. Kayserispor 34 40
13. Samsunspor 34 39
14. Ankaragücü 34 38
15. Konyaspor 34 36
16. Gaziantep FK 34 34
17. Hatayspor 34 33
18. Karagümrük 33 33
19. Pendikspor 34 30
20. İstanbulspor 34 16
Takımlar O P
1. Eyüpspor 32 72
2. Göztepe 32 66
3. Sakaryaspor 32 57
4. Kocaelispor 32 55
5. Ahlatçı Çorum FK 32 55
6. Bodrumspor 32 53
7. Boluspor 32 50
8. Bandırmaspor 32 47
9. Gençlerbirliği 32 47
10. Erzurumspor 32 44
11. Keçiörengücü 32 39
12. Manisa FK 32 37
13. Ümraniye 32 37
14. Şanlıurfaspor 32 34
15. Tuzlaspor 32 34
16. Adanaspor 32 33
17. Altay 32 15
18. Giresunspor 32 7
Takımlar O P
1. Arsenal 35 80
2. M.City 34 79
3. Liverpool 35 75
4. Aston Villa 35 67
5. Tottenham 33 60
6. M. United 34 54
7. Newcastle 34 53
8. West Ham United 35 49
9. Chelsea 33 48
10. Bournemouth 35 48
11. Wolves 35 46
12. Brighton 34 44
13. Fulham 35 43
14. Crystal Palace 35 40
15. Everton 35 36
16. Brentford 35 35
17. Nottingham Forest 35 26
18. Luton Town 35 25
19. Burnley 35 24
20. Sheffield United 35 16
Takımlar O P
1. Real Madrid 33 84
2. Girona 33 71
3. Barcelona 32 70
4. Atletico Madrid 33 64
5. Athletic Bilbao 33 58
6. Real Sociedad 33 51
7. Real Betis 33 49
8. Valencia 32 47
9. Villarreal 33 45
10. Getafe 33 43
11. Osasuna 33 39
12. Deportivo Alaves 33 38
13. Sevilla 33 38
14. Las Palmas 33 37
15. Rayo Vallecano 33 34
16. Mallorca 33 32
17. Celta Vigo 33 31
18. Cadiz 33 26
19. Granada 33 21
20. Almeria 33 14