27.12.2019, 11:13

CAN İSTANBUL YÂR İSTANBUL

Çantamızda ütülü beyaz mendil taşıdığımız, beyaz yakalı, siyah önlüklü, kurşun kalemli okul günlerinden bu yana ne zaman bir İstanbul resmi görsem yüreğim pır pır eder. Bir kuş misali uçup, kollarına atılmak isterim. İstanbul ile böyle bir gönül ilişkim var benim. Aramızda kilometrelerce uzaklık olsa da gönüllerimiz bir. Aşığım ben İstanbul’a ve sadece resimlerine bakmakla yetiniyorum bu aralar. Bir Türk filmi seyreder gibi… Sevdiğinin resmini cebinde taşıyan âşıklar gibi ben de İstanbul’un resmini bilgisayarımda ve cep telefonumda duvar kâğıdı yapmışım. Şimdilik resimleriyle avunuyorum Aziz İstanbul’un. Orhan Veli’nin şiirinde onu dinliyor, Yahya Kemal’le her gün farklı bir güzelliğini keşfediyorum. İstanbul’u sevmek bir tutkudur. İstanbul’u sevmek vatanı sevmek, İstanbul’u sevmek milletini sevmektir, insanı sevmektir. Zaten, “İstanbul’u sevmezse gönül aşkı ne anlar!”

*

Ah, İstanbul ah! Sende kaldığım günlerin sayısı belki iki elin parmaklarını geçmez ama ben sana sevdalıyım, sana vurgunum işte! Bu yüzden kendimi bir İstanbullu gibi görmekteyim. Ötesi var mı bunun, sen bensin, ben senim işte! Belki de sana olan sevdamı Necip Fazıl üstadın şu dizeleri ile daha bariz bir şekilde ifade edebilirim:
*

Ruhumu eritip de kalıpta dondurmuşlar;
Onu İstanbul diye toprağa kondurmuşlar.
İçimde tüten bir şey; hava, renk, eda, iklim;
O benim, zaman, mekân aşıp geçmiş sevgilim.
Çiçeği altın yaldız, suyu telli pulludur;
Ay ve güneş ezelden iki İstanbulludur.
Denizle toprak, yalnız onda ermiş visâle,
Ve kavuşmuş rüyalar, onda, onda misale.
İstanbul benim canım;
Vatanım da vatanım...
İstanbul,
İstanbul... (1)

*

TRT’de Türk Cumhuriyetleriyle ilgili, oralardaki sosyal ve kültürel hayatı anlatan bir belgesel izlemiştim yıllar önce. Programın sunucusu elinde mikrofon, ardında kameraman düşüyor yollara ve bir Kırgız köyüne varıyor. Yaşlı, aksakallı bir amcanın evine misafir oluyor. Samimi bir sohbet, muhabbet havası sürerken, muhabir duvarda asılı duran İstanbul resmine getiriyor sözü. Yaşlı amcaya: “Amca, resim çok güzel!” diyerek mikrofonu uzatıyor. Dünya gözüyle gidip göremediği, suyunu içemediği, havasını teneffüs edemediği fakat hasretini çektiği şehir için gözyaşları içerisinde bakın ne diyor yaşlı Kırgız amcamız: “Oğlum, hayatta iki arzum vardı. Biri hacca gitmekti, diğeri İstanbul’u görmek. Hacca gittim çok şükür. Tek arzum kaldı geriye; o da İstanbul’u dünya gözüyle görebilmek! Çok istiyorum bunu. İstanbul’a gitmeyi çok istiyorum oğul!” İzlediğimde beni çok etkilemişti bu sözler. Ben, bu yaşlı Kırgız’ı izlerken yeniden, bir kez daha şunun farkına vardım: Gördüm ki, İstanbul’da Bağdat var, İstanbul’da Kerkük var, İstanbul’da Üsküp var, İstanbul’da Buhara var, Bakü var, Bişkek var, Şam var, büyük Türk-İslam coğrafyası var ve bu muazzam coğrafyaya ait medeniyet kodları var. Yeter ki, keşfetmesini bilelim. Yorum sizin değerli dostlar. İstanbul, Türk’ün şefkatli kolları altında her dinden, her milletten insanın barış ve huzur içerisinde yaşadığı bir dünya şehridir. Osmanlı’nın insanlığa bıraktığı en değerli mirastır İstanbul. Sultan Fatih’in yadigârı olan bu güzel şehrin kıymetini bilmek üzerimize milli bir vazifedir.

*

Müslüman Türk coğrafyasını bir şiire benzetecek olursak, İstanbul da bu şiirin ana duygusudur. Bu coğrafyanın sevdası, hüznü, zaferi, zarafeti, imanı, karakteri, bütün renkleriyle İstanbul’da kendini gösterir. Bizim yârimiz olalıdan beri bağrında nice şâirler, mütefekkirler, âlimler, arifler, sanatkârlar, cihangirler, sultanlar yetişmiştir. Onun dillere destan güzelliğini ifade etmek için mısralar dizilmiş, şarkılar bestelenmiş, kitaplar kaleme alınmış, resimler çizilmiş. Ulubatlı Hasan misali can veren yiğitler olmuş onu fethedip gülzâr (gül bahçesi) yapmak, Kâinatın Efendisi’nin (s.a.v) müjdesine nail olmak uğruna.

*

Kim bilir, bilemediğimiz daha nice gizli sırları saklıyor bağrında aşkın şehri İstanbul. Fatihini, Sevgili Peygamberimiz (s.a.v)’in övdüğü, hatta Kur’an’ın zımnen işaret ettiği bir şehir İstanbul… Büyük İslam âlimi Molla Cami, Seb’e Suresi on beşinci ayeti incelemiş ve ayette geçen “beldetün tayyibetün” (çok güzel şehir) ibaresinin ebced hesabıyla 857 hicri yılı gösterdiğini ortaya çıkarmıştır.857 hicri yılının karşılığı ise miladi 1453 yılıdır. Elmalı Tefsiri diye bildiğimiz meşhur tefsirde bu konuda şu açıklama vardır: “İttifakatı bediadandır ki, Beldetün tayyibetün lafzı ebced hesabıyla İstanbul’un fethine tarih düşmüştür.(857) Molla Cami merhumun bir hediyesi olmak üzere ma’ruftur.”(2)

*

“Farz-ı muhal olarak Türklüğün yeryüzünde, güzellik namına, başka bir eseri olmasaydı, yalnız bu şehir onun nasıl yaratıcı bir kudrette olduğunu isbat etmeğe kifayet ederdi.”(3) der Yahya Kemal İstanbul için. İstanbul bizim için geçmişte önemliydi, bugün de önemli ve gelecekte de önemli olacaktır. Sultan Fatih’in bu şehre vurduğu Türk İslam mührü kıyamete kadar silinmeyecektir.

*
Mavi gözlü rüya şehir,
Can İstanbul, yâr İstanbul.
Meftun oldum, sana esir,
Can İstanbul, yâr İstanbul.

*
Sultan Fatih mührü vurdu,
Bizans denen fitne durdu,
O gün bugün Türk yurdu,
Can İstanbul, yâr İstanbul.

*
Sinan hâlâ yaşar orda,
Ulubatlı, bayrak surda,
Dile gelir hele sor da,
Can İstanbul, yâr İstanbul.

*
Camilerin bağ-ı cennet,
Boğaz sende ayrı ziynet,
Mazi kokar demet demet,
Can İstanbul, yâr İstanbul.

*
Senle sevda ayrı güzel,
Adın dilde nağme, gazel,
Buluşturdu bizi ezel,
Can İstanbul, yâr İstanbul.

*
Sana döndüm ben yüzümü,
Sende buldum ben özümü,
Sende gördüm ben çözümü,
Can İstanbul, yâr İstanbul.

*
Eyüp Sultan ruhu besler,
Beyoğlu’nda yalan sesler,
Hisarların seni süsler,
Can İstanbul, yâr İstanbul.

*
Dolaş hele dört bir yanı,
Topkapı’da ceddi tanı,
Yedi tepe bin bir anı,
Can İstanbul, yâr İstanbul.

*
Bir adın da Dersaadet,
Cihan gördü medeniyet,
Seni üzdük, bizi affet!
Can İstanbul, yâr İstanbul. (4)

*

İstanbul’da saklı olan derin manayı kavrayabilmek umuduyla sağlıcakla kalın dostlar!  Rüyalarınıza İstanbul misafir olsun.

*

NOT:
1.Çile, Necip Fazıl Kısakürek, sayfa 164, büyük Doğu Yayınları, 12.baskı.1987

2.Hak Dini Kur’an Dili, cilt:6, Elmalı’lı Hamdi Yazır, sayfa:3956, Eser Yayınevi
3.Aziz İstanbul, Yahya Kemal Beyatlı, sayfa:6, Milli Eğitim Basımevi-1985

4. Şiirlerde Bul Beni, Recep ŞEN, sayfa:78-79, Kırmızı Çatı Yayınları, 1.Baskı, Aralık 2018

Yorumlar (0)
banner810
17
az bulutlu
Namaz Vakti 03 Mayıs 2024
İmsak
Güneş
Öğle
İkindi
Akşam
Yatsı
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 34 93
2. Fenerbahçe 34 89
3. Trabzonspor 34 58
4. Başakşehir 34 52
5. Beşiktaş 34 51
6. Kasımpasa 34 49
7. Rizespor 34 49
8. Alanyaspor 34 48
9. Sivasspor 34 48
10. Antalyaspor 34 45
11. A.Demirspor 34 41
12. Kayserispor 34 40
13. Samsunspor 34 39
14. Ankaragücü 34 38
15. Karagümrük 34 36
16. Konyaspor 34 36
17. Gaziantep FK 34 34
18. Hatayspor 34 33
19. Pendikspor 34 30
20. İstanbulspor 34 16
Takımlar O P
1. Eyüpspor 32 72
2. Göztepe 32 66
3. Sakaryaspor 32 57
4. Kocaelispor 32 55
5. Ahlatçı Çorum FK 32 55
6. Bodrumspor 32 53
7. Boluspor 32 50
8. Bandırmaspor 32 47
9. Gençlerbirliği 32 47
10. Erzurumspor 32 44
11. Keçiörengücü 32 39
12. Manisa FK 32 37
13. Ümraniye 32 37
14. Şanlıurfaspor 32 34
15. Tuzlaspor 32 34
16. Adanaspor 32 33
17. Altay 32 15
18. Giresunspor 32 7
Takımlar O P
1. Arsenal 35 80
2. M.City 34 79
3. Liverpool 35 75
4. Aston Villa 35 67
5. Tottenham 34 60
6. M. United 34 54
7. Newcastle 34 53
8. Chelsea 34 51
9. West Ham United 35 49
10. Bournemouth 35 48
11. Wolves 35 46
12. Brighton 34 44
13. Fulham 35 43
14. Crystal Palace 35 40
15. Everton 35 36
16. Brentford 35 35
17. Nottingham Forest 35 26
18. Luton Town 35 25
19. Burnley 35 24
20. Sheffield United 35 16
Takımlar O P
1. Real Madrid 33 84
2. Barcelona 33 73
3. Girona 33 71
4. Atletico Madrid 33 64
5. Athletic Bilbao 33 58
6. Real Sociedad 33 51
7. Real Betis 33 49
8. Valencia 33 47
9. Villarreal 33 45
10. Getafe 33 43
11. Osasuna 33 39
12. Deportivo Alaves 33 38
13. Sevilla 33 38
14. Las Palmas 33 37
15. Rayo Vallecano 33 34
16. Mallorca 33 32
17. Celta Vigo 33 31
18. Cadiz 33 26
19. Granada 33 21
20. Almeria 33 14