"Organomineral gübrelerin kullanımı teşvik edilmeli"

- TEMA Vakfı Danışmanı Prof. Dr. Kınacı: - “Organomineral gübreler hem organik madde kaynağı olmaları hem de bitkilerin hemen ihtiyaç duydukları mineralleri içermeleri bakımından önemli. Bu bakımdan organik ve organomineral gübrelerin kullanımı teşvik edilmeli" - "Ülkemizde bitkilerimizde, hayvanlarımızda ve insanlarımızda gizli açlık var. Bunun sebebi de toprağımızda gizli açlık bulunması" - Sütaş Grubu Tarımsal Faaliyetlerden Sorumlu Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Tezel: - "Yanlış ve bilinçsiz tarım uygulamaları toprak ve çevre sağlığını etkiliyor. Oysa tüm bu olumsuzluklardan kurtulmak için elimizde güçlü bir anahtarımız var; organik ve organomineral gübre"

EKONOMİ 12.06.2018, 12:56

İSTANBUL (AA) – TEMA Vakfı Danışmanı Prof. Dr. Engin Kınacı Türkiye’deki tarım topraklarının organik madde içeriğinin yüzde 1 seviyesinde olduğunu belirterek, "Organomineral gübreler hem organik madde kaynağı olmaları hem de bitkilerin hemen ihtiyaç duydukları mineralleri içermeleri bakımından önemli. Bu bakımdan organik ve organomineral gübrelerin kullanımı teşvik edilmeli." uyarısında bulundu.

Sütaş ve TEMA Vakfı ev sahipliğinde TEMA Vakfı Genel Merkezi’nde gerçekleştirilen basın toplantısında, "Organomineral Gübre Çalıştayı" çalıştayından derlenen bildirilerin yer aldığı, tarım ve hayvancılık sektörü uygulamaları açısından referans niteliği taşıyan çalıştay kitabı tanıtıldı.

Burada bir konuşma yapan Kınacı, Türkiye’deki tarım topraklarının organik madde içeriğinin yüzde 1 seviyesinde olduğunu dile getirerek, “Topraktaki organik maddeyi artıracak organik materyallerin kullanımı biraz meşakkatli. Üstelik zaman da alıyor. Halbuki kimyasal gübreler daha az kullanarak daha çabuk sürede verim sağlayabiliyor. Ancak uzun vadede toprağa zararları var. Kimyasal gübre kullanımını kontrollü ve dikkatli yapmak zorundayız. Üreticilerimiz kimyasal maddeyi çok fazla artırdılar maalesef. Organomineral gübre kullanımına yönelmeliyiz.” ifadelerini kullandı.


- "Çinko eksikliği nedeniyle algılamada güçlük çekiyoruz"

Tarım topraklarındaki kalite düşüşünün mahsül kalitesini ve dolayısıyla insan sağlığını etkilediğini anlatan Kınacı, Tahıllardaki kalite düşüşünün demir eksikliği ve çinko eksikliği gibi sıkıntılara yol açtığına işaret etti.

Kınacı, "Ülkemizde bitkilerimizde, hayvanlarımızda ve insanlarımızda gizli açlık var. Bunun sebebi de toprağımızda gizli açlık bulunması. Baktığınız zaman bizde neden bu kadar korna çalınır hiç düşündünüz mü? Neden insanlar kornayı duymadan kaldırıma çıkmaz da yolda yürür? Çinko eksikliğinden... Çinko eksikliği nedeniyle algılamada güçlük çekiyoruz. O nedenle topraktaki açlık hepimizi etkiliyor.” diye konuştu.

Aynı zamanda Organomineral Gübre Çalıştayı kitabının editörü de olan Prof. Dr. Engin Kınacı, Türkiye’nin en büyük problemlerinden birinin ülke topraklarının gücünü ve hizmet potansiyelini kaybetmesi olduğunu söyledi.

- “Organik ve organomineral gübrelerin kullanımı teşvik edilmelidir”

Tarımsal üretimin dünyada gıda talebini karşılayabilmek için 2025 yılına kadar yüzde 70 artması gerektiğini anlatan Kınacı, Gelişmekte olan ülkelerin ise 2025 yılına kadar yüzde 100 artması gerektiğini kaydetti.

Kınacı şöyle devam etti:

"Toprak kalitesinin en önemli göstergelerinden biri olmasına rağmen, bugün toprak organik maddesinin önemi yeterince bilinmiyor. Üreticiler, toprağın organik madde içeriğinin önemi, topraklarında kullanabilecekleri hayvansal ve bitkisel organik madde kaynakları ve bunların kullanılma şekilleri hakkında bilgilendirilmeli.

Organik madde içeriği bakımından fakir olan topraklarımızın iyileştirilmesi için organik ve organomineral gübrelerin kullanımının ve sürdürülebilir tarım uygulamalarının yaygınlaştırılması konusunda örnek arazi çalışmaları ile farkındalık çalışmalarının yürütülmesi gerekiyor. Organomineral gübreler hem organik madde kaynağı olmaları hem de bitkilerin hemen ihtiyaç duydukları mineralleri içermeleri bakımından önemli bir üstünlüğe de sahip. Bu bakımdan organik ve organomineral gübrelerin kullanımı teşvik edilmelidir.”


- "Şimdilik yılda 6 bin ton düzeyinde üretim yapıyoruz"

Sütaş Grubu Tarımsal Faaliyetlerden Sorumlu Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Tarık Tezel ise marka olarak sürdürülebilirlik anlayışlarının temelinde "Çiftlikten Sofralara" entegre iş modelinin bulunduğunu belirterek, "Çiftlikten Sofralara’ modeli tarım, hayvancılık ve sanayiyi bir araya getiren, bu sektörlerin entegre bir şekilde yönetildiği önemli bir örnek teşkil ediyor ve aynı zamanda bölgesel bir kalkınma modeli niteliği taşıyor. Biz, işimizi sadece süt ve süt ürünleri üretmek olarak değerlendirmiyoruz. İneklerin beslendiği ottan sofralarımıza ulaşan ürünlerimize kadar olan bütün süreci yönetip denetliyoruz. Kısacası ‘Çiftlikten Sofralara’ iş modelimiz sayesinde doğadan aldığımızı doğaya geri veriyoruz." ifadelerini kullandı.

Tezel sözlerine şöyle devam etti:

"Türkiye tarım topraklarının fiziksel, kimyasal, biyolojik özelliklerinin ve verimlilik potansiyellerinin istenen düzeyde olabilmesi için organik madde içeriği, toprak ağırlığının en az yüzde üçü kadar olmalıdır. Son yıllarda yapılan toprak analizi sonuçlarına göre topraklarımızın yüzde doksan dokuzu bu değerin altında organik madde içermektedir. Yanlış ve bilinçsiz tarım uygulamaları toprak ve çevre sağlığını etkiliyor. Oysa tüm bu olumsuzluklardan kurtulmak için elimizde güçlü bir anahtarımız var, ‘organik ve organomineral gübre.’

Sütaş olarak hayvansal ve bitkisel tüm atıklarımızı enerji tesislerimizde elektrik ve buhar enerjisine çevirmekle kalmıyor, 2016 yılından bu yana biyogaz tesislerimizde işlediğimiz gübreleri yüksek kaliteli organik ve organomineral gübre haline getiriyoruz. Şimdilik yılda 6 bin ton düzeyinde üretim yapıyoruz. 2020 yılı için hedefimiz ise yılda 100 bin ton organomineral gübre üretimi."



- "Rize gibi güzel bir bölgemizin suları maalesef kirli"

TEMA Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Deniz Ataç da TEMA olarak 26 yıldır başta toprak olmak üzere tüm doğal varlıkları korumak için çalışmalar yürüttüklerini ifade ederek, kimyasal gübre kullanımın abartıldığını söyledi.

"Aşırı gübre kullanımından dolayı Rize gibi güzel bir bölgemizin suları maalesef kirli." örneğini veren Ataç, tarımsal üretimde farkındalığı artıran çalışmaların artması gerektiğini, bu çalışmaların artması halinde kaydetti.

Tarım topraklarını daha verimli hale getirmek için toprağın bir ekosistem olarak canlı ve cansız tüm bileşenleri ile korunması gerektiğini anlatan Ataç, şunları kaydetti:

"Tüm ekosistem hizmetlerinin doğrudan toprak kalitesi ile ilişkili. Sütaş’ın desteğiyle çok değerli bilim insanlarının ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı temsilcilerinin katılımıyla topraklarımız için önemli bir çalışma gerçekleştirdik. Bu çalışmada erozyon kadar önemli bir diğer toprak sorunu olan organik madde miktarı azlığına dikkati çekildi. Toprak organik maddesi, toprak kalitesini, diğer bir ifadeyle toprağın ürettiği ekosistem hizmetlerini en fazla etkileyen kısımdır. İyi bir tarım toprağının ağırlığının en az yüzde 3’ü kadar organik madde içermesi gerekir. Türkiye’de tarım topraklarının yüzde 99’u bu değerin altındadır.

Yanlış tarımsal uygulamalar topraklarımıza büyük oranda zarar veriyor, toprak ekosisteminin en işlevsel kısmı olan organik madde miktarını azaltıyor. Bu nedenle topraklarımızdaki organik madde miktarını artıracak kaynakların değerlendirilmesi, organik ve organomineral gübrelerin kullanımının yaygınlaştırılması önem taşıyor."


- "Toprağın tüm canlılar için hayati rolleri bulunuyor"



Toplantıda verilen bilgilere göre, Sütaş ve TEMA Vakfı iş birliğiyle düzenlenen "Organomineral Gübre Çalıştayı", çeşitli üniversitelerden 20 akademisyen ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı temsilcilerinin katılım ve katkılarıyla gerçekleşmişti.

Çalıştay kitabının tanıtıldığı basın toplantısında; tarım topraklarındaki sağlık ve kalite göstergelerinin başında gelen organik madde eksikliğine dikkat çekilerek, bu durumun toprağın verimliliğini etkileyen en önemli sorunlardan biri olduğunun altı çizildi.


Yorumlar (0)
banner1060
17
az bulutlu
Namaz Vakti 26 Nisan 2024
İmsak
Güneş
Öğle
İkindi
Akşam
Yatsı
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 33 90
2. Fenerbahçe 33 86
3. Trabzonspor 33 55
4. Beşiktaş 33 51
5. Başakşehir 33 49
6. Rizespor 33 48
7. Kasımpasa 33 46
8. Antalyaspor 33 45
9. Alanyaspor 33 45
10. Sivasspor 33 45
11. A.Demirspor 33 41
12. Samsunspor 33 39
13. Ankaragücü 33 37
14. Kayserispor 33 37
15. Konyaspor 33 36
16. Gaziantep FK 33 34
17. Hatayspor 33 33
18. Karagümrük 33 33
19. Pendikspor 33 30
20. İstanbulspor 33 16
Takımlar O P
1. Eyüpspor 31 69
2. Göztepe 31 63
3. Ahlatçı Çorum FK 31 55
4. Sakaryaspor 31 54
5. Bodrumspor 31 52
6. Kocaelispor 31 52
7. Bandırmaspor 31 47
8. Boluspor 31 47
9. Gençlerbirliği 31 47
10. Erzurumspor 31 42
11. Ümraniye 31 37
12. Manisa FK 31 36
13. Keçiörengücü 31 36
14. Şanlıurfaspor 31 34
15. Tuzlaspor 31 33
16. Adanaspor 31 32
17. Altay 31 15
18. Giresunspor 31 7
Takımlar O P
1. Arsenal 34 77
2. M.City 33 76
3. Liverpool 34 74
4. Aston Villa 34 66
5. Tottenham 32 60
6. M. United 33 53
7. Newcastle 33 50
8. West Ham United 34 48
9. Chelsea 32 47
10. Bournemouth 34 45
11. Brighton 33 44
12. Wolves 34 43
13. Fulham 34 42
14. Crystal Palace 34 39
15. Brentford 34 35
16. Everton 34 33
17. Nottingham Forest 34 26
18. Luton Town 34 25
19. Burnley 34 23
20. Sheffield United 34 16
Takımlar O P
1. Real Madrid 32 81
2. Barcelona 32 70
3. Girona 32 68
4. Atletico Madrid 32 61
5. Athletic Bilbao 32 58
6. Real Sociedad 32 51
7. Real Betis 32 48
8. Valencia 32 47
9. Villarreal 32 42
10. Getafe 32 40
11. Osasuna 32 39
12. Sevilla 32 37
13. Las Palmas 32 38
14. Deportivo Alaves 32 35
15. Rayo Vallecano 32 34
16. Mallorca 32 31
17. Celta Vigo 32 31
18. Cadiz 32 25
19. Granada 32 18
20. Almeria 32 14