01.08.2019, 11:18

FATİH BABA

Ünlü Arap Seyyahı İbn-i Batuta, meşhur seyahatnâmesinde Anadolu için şöyle der: “Bilâd-ı Rum (Anadolu) denilen bu ülke, dünyanın en güzel memleketidir. Allah, güzelliklerini öteki ülkelere ayrı ayrı dağıtırken burada hepsini bir araya getirmiştir. Burada dünyanın en güzel insanları, en temiz kıyafetli halkı yaşar ve en nefis yemekler pişirilir. Allah’ın yarattıkları içinde en şefkatli olanlar bunlardır ki, bundan ötürü bolluk bereket Şam’da, şefkat ise Anadolu’da denilmiştir ve bu sözle anılan ülke halkı kastedilmiştir.” (1) Sevgili dostlar, ben de bu haftaki yazımda, İbn-i Batuta’nın haklı olarak övdüğü mübarek Anadolu toprağının bir köşesine, en kuzeydeki ucuna, yani Sinop’a götürmek istiyorum sizleri.

*

Sinop’un caddeleri arasında yaklaşık yedi yüz yıllık bir hayat hikâyesinin peşine düşeceğiz bu yazımızda. Aslında Anadolu’nun dört bir yanında gönülden gönle, dilden dile anlatılan fetih destanlarından bir tanesi bu anlatacağımız hayat hikâyesi. Kendisini vatan, millet ve din aşkı uğruna adamış bir alpereni, Bayraktar Mehmet Baba’yı tanıyacağız beraber.

*

“Anadolu Selçuklu Sultanı I. İzzettin Keykavus 1214 yılında Sinop’u fethetmiş, kalesini tamir ettirerek şehri bir Türk limanı yapmıştı. Daha sonra Selçuklu sultanları II. İzzettin Keykavus ile IV. Rükneddin Kılıçarslan arasındaki taht kavgalarından faydalanan Bizanslılar Sinop’u yeniden ellerine geçirmişler, Garvas adlı birini de vali yapmışlardı. Bu durum ve Sinop’un elden çıkması Selçuklu veziri Muineddin Süleyman Pervane’yi çok üzüyordu. Sinop alınmalı ve Türk topraklarına katılmalıydı. 1267 yılına doğru ordularını topladı. Sinop’u denizden ve karadan kuşattı. Sinop kalesi denizden çok sarptı. Kalenin denize bakan duvarları çok yüksek, yüksek olduğu kadar da aşılması güç bir engeldi. Bu engel ortadan kalkarsa, ordu karadan kolayca kaleyi zapt edebilirdi. Türk denizcileri kaleye kıyıdan bir türlü yaklaştırılmıyor, ok yağmuruna tutuluyor ve kale bedenlerine tırmanmaya çalışan leventlerin üzerine kızgın katran serpiliyordu. Denizciler arasında Bayraktar Mehmet Baba adlı aksakallı, güngörmüş, yaşlı olmasına rağmen dipdiri, çevik bir yiğit vardı ki kabına sığamıyordu. Elindeki sancağı sımsıkı tutuyor:

*

- Bu sancağı bu kalenin burcuna dikemezsem, gözlerim açık giderim, diyordu.

*

Sancak kaleye dikilecekti ama nasıl? O gece düşünüp taşındılar. Şafak sökmek üzere… Karadeniz bütün hırçınlığıyla tekneleri dövüyor. Denizciler sabaha kadar gözlerini kırpmamışlar. Bayraktar Mehmet Baba, arkadaşlarına:

*

- İşte tam zamanı! Düşman uykuda sayılır. Bu fırtınalı havada bizim hücuma geçeceğimizi kim bilebilir? Önce ben, kale bedenlerine yaklaşacağım. İp atıp tırmanırım. Ben işaret verince de siz yüklenirsiniz. Başarırsam ne âlâ… Başaramazsam şimdiden hakkınızı helal ediniz.

*

Alaca karanlıkta kalenin bedenlerine yanaştı. Belindeki ipi çözdü. Burcun üzerine fırlattı. İp burcun dişlerinden birine takılmıştı. Palasını ağzına aldı. Bir anda burca tırmandı. Başarmıştı. Daha başka ipleri sarkıttı. Bu sırada burçtaki nöbetçilerden biri uyandı, uyku sersemliğiyle üzerine atıldı. Mehmet Baba, onun işini bitirivermişti. Öteki birkaçının da… Bu işler olup biterken burca tırmanan Türk denizcilerinin sayısı birdenbire artıvermişti. Güneş doğarken burçlarda kıyasıya bir dövüş başladı. Birkaç saat sonra Sinop Kalesi’nin en yüksek burcunda Türk Bayrağı dalgalanıyor, Bizanslı Tekfur, Sinop şehrini Selçuklular’a teslim ediyordu. Bu arada ordusuyla kaleye giren Vezir Süleyman Pervane, Bayraktar Mehmet Baba’yı buldurdu. Aksakalı kana bulanmış, gözleri şimşek şimşekti Bayraktar Mehmet Baba’nın. Süleyman Pervane:

*

- Aferin! Sen bundan sonra Mehmet Baba değil, Fatih Baba’sın! Bu adla anılacak, bu adla bilineceksin. Sana bu şehrin dirliğini verdim, diyerek sırtını okşadı.

*

Fatih Baba bundan sonra artık bir destan kahramanı olur. Zamanla söylentiler bu destanı olağanüstü olaylarla süsler. Dediklerine göre, o gün, düşman Sinop’taki bütün sarnıçları zehirlemişti. Türklere kapılarını açan Sinop’ta içecek bir damla su yoktu. Asker kaleye girdiği sırada Fatih Baba:

*

-Sakın su içmeyiniz. Bütün sular zehirli. Bu yana geliniz. İçeceğiniz su burada diye haykırmıştı. Fatih Baba’nın yanına geldikleri zaman bir de ne görsünler, kılıcını dayadığı kayadan buz gibi sular akmakta.

*

Gel zaman, git zaman, Sinop Candaroğulları’ndan Süleyman Bey’in eline geçer. Sinop’a vali olarak atanan Süleyman Bey’in oğlu İbrahim Paşa, Fatih Baba’nın mezarını buldurur. 1340 yılında, buraya bir mescit yaptırır. Bugün Sinop’ta, Sakarya Caddesi’nin başındaki Fatih Baba Mescidi o zaman yaptırılmış, zamanla onarımlar görmüştür. Fatih Baba’nın mezarı mescit mihrabının sağındaki pencere önündedir. (2)

*

Sinop’a gittiğinizde mutlaka Fatih Baba’yı ziyaret edin. Hükümet konağına yakın bir yerde, şehir merkezinde bulunuyor. Camisi, Candaroğulları döneminde yapılmış, zaman içerisinde birçok onarım geçirmiş. Mimari özellikleri tamamen kaybolmuş vaziyette. Bizimkiler 70’li yıllarda yol genişletme çalışması yaparken caminin kuzey tarafından yıkıp kısaltmışlar biraz. Çok duyarlıyız ya bu konularda.

*

Her köşesini bir yiğit bekler Anadolu’nun. Peygamberler, sahabeler, evliyalar, arifler, âlimler, bilgeler, şühedalar yatar bağrında. İşte böyle mübarek, böyle âşık olunası bir toprağa sahiptir Anadolu. Ve o mübarek toprak bize vatandır, candır, canandır. Allah, birliğimizi ve dirliğimizi daim etsin, devletimiz ve milletimiz ebed müddet pâyidar olsun.

*

ŞİİR FALINDAN:

Bir zamanlar biz de millet, hem nasıl milletmişiz:
Gelmişiz dünyaya milliyet nedir öğretmişiz!
Kapkaranlıkken bütün âfâkı insaniyetin,
Nur olup fışkırmışız ta sinesinden zulmetin.

(Mehmet Akif Ersoy)

------- o ------

  1. Parmaksızoğlu, İbn Batuta Seyahatnamesi’nden Seçmeler, KB. Yayınları, Ankara1981.

2. Mehmet Önder, Aldı Sözü Anadolu, Elips Kitap, 2.Baskı, s.75-76-77

Yorumlar (0)
banner1060
17
az bulutlu
Namaz Vakti 25 Nisan 2024
İmsak
Güneş
Öğle
İkindi
Akşam
Yatsı
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 33 90
2. Fenerbahçe 33 86
3. Trabzonspor 33 55
4. Beşiktaş 33 51
5. Başakşehir 33 49
6. Rizespor 33 48
7. Kasımpasa 33 46
8. Antalyaspor 33 45
9. Alanyaspor 33 45
10. Sivasspor 33 45
11. A.Demirspor 33 41
12. Samsunspor 33 39
13. Ankaragücü 33 37
14. Kayserispor 33 37
15. Konyaspor 33 36
16. Gaziantep FK 33 34
17. Hatayspor 33 33
18. Karagümrük 33 33
19. Pendikspor 33 30
20. İstanbulspor 33 16
Takımlar O P
1. Eyüpspor 31 69
2. Göztepe 31 63
3. Ahlatçı Çorum FK 31 55
4. Sakaryaspor 31 54
5. Bodrumspor 31 52
6. Kocaelispor 31 52
7. Bandırmaspor 31 47
8. Boluspor 31 47
9. Gençlerbirliği 31 47
10. Erzurumspor 31 42
11. Ümraniye 31 37
12. Manisa FK 31 36
13. Keçiörengücü 31 36
14. Şanlıurfaspor 31 34
15. Tuzlaspor 31 33
16. Adanaspor 31 32
17. Altay 31 15
18. Giresunspor 31 7
Takımlar O P
1. Arsenal 34 77
2. Liverpool 34 74
3. M.City 32 73
4. Aston Villa 34 66
5. Tottenham 32 60
6. M. United 33 51
7. Newcastle 33 50
8. West Ham United 34 48
9. Chelsea 32 47
10. Bournemouth 34 45
11. Brighton 32 44
12. Wolves 34 43
13. Fulham 34 42
14. Crystal Palace 34 39
15. Brentford 34 35
16. Everton 34 33
17. Nottingham Forest 34 26
18. Luton Town 34 25
19. Burnley 34 23
20. Sheffield United 34 17
Takımlar O P
1. Real Madrid 32 81
2. Barcelona 32 70
3. Girona 32 68
4. Atletico Madrid 32 61
5. Athletic Bilbao 32 58
6. Real Sociedad 32 51
7. Real Betis 32 48
8. Valencia 32 47
9. Villarreal 32 42
10. Getafe 32 40
11. Osasuna 32 39
12. Sevilla 32 37
13. Las Palmas 32 38
14. Deportivo Alaves 32 35
15. Rayo Vallecano 32 34
16. Mallorca 32 31
17. Celta Vigo 32 31
18. Cadiz 32 25
19. Granada 32 18
20. Almeria 32 14