bafra haber | bafra ajans| bafrahaber | bafra haberleri | bafra

Bakan Çağatay Kılıç; Gala Dergisi’ne Konuştu

SAMSUN

Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, göreve geldiği günden bu yana gençlik ve spor alanında yaptıklarını ve yapmak istediklerini, Gala Dergisi’nin Temmuz sayısına anlattı.

Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, göreve geldiği günden bu yana gençlik ve spor alanında yaptıklarını ve yapmak istediklerini, Gala Dergisi’nin Temmuz sayısına anlattı.

 

Bakan Çağatay Kılıç’ın Gala Dergisi’nin sorularına verdiği yanıtlar şöyle:

Almanya Siegen’de 15 Haziran 1976’da başlayan bir hayat serüveni, siyasi pek çok görev ve şimdi ise hiç de kolay olmayan bir Bakanlık vazifesi Bu serüveni anlatır mısınız?

Sorunuzda da bahsettiğiniz gibi yurt dışında siyaset bilimi ve ekonomi eğitim aldım. Yurda döndükten sonra özel sektörde bir süre çalıştım. Daha sonra 2003 yılında Adalet ve Kalkınma Partisi Genel Merkezi'nde danışman olarak göreve başladım. Başbakanlık Müşaviri, Özel Kalem Müdür Yardımcılığı gibi görevler üstlenerek Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın başbakanlığı döneminde yakın ekibinde uzun yıllar görev yaptım. Yurtdışı gezilerinin çoğunda Erdoğan'ın tercümanlığını da üstlendim.2011 yılında Samsun’dan milletvekili seçilerek meclise girdim. Sayın Cumhurbaşkanımız siyasetçiliğinin yanı sıra mükemmel bir devlet adamı. Ondan hayatıma yön veren çok şey öğrendim. Hala da tecrübelerinden istifade ediyorum.

 

Yurtdışındaki yabancı takımlara transfer olan Türk futbolcular, bu teklifleri daha fazla para kazanmak için mi, yoksa Türkiye’yi temsil etmek için mi kabul ediyorlar?

Ben bu sorunuza kesin bir dille şu nedenden veya bu nedenden diyemem… Ama şunu söyleyebilirim ki yurtdışında veya yurtiçinde oynasınlar yıldız futbolcularımızın, tüm sporcularımızın sahada sergiledikleri davranışlar ve yaklaşımlar çok önemli. Onların saha içinde ve dışında özellikle birbirlerine karşı olan davranışlarında ve konuşmalarında iki kere düşünerek hareket etmeleri gerekiyor. Çünkü onlar birçok kişiye örnek oluyorlar. Onları izleyen ve örnek alan gençler var. Onların gençlerimize rol model olmaları gerekiyor.

 

Ülkemizde birer Maradona ve Ronaldolar yetişiyor mu?

Zikrettiğiniz isimler çok özel isimler… Ama bizim de dünya çapında yetiştirdiğimiz ve başarıları nedeniyle gururlandığımız sporcularımız ve spor adamlarımız mevcut. Örneğin bir Arda Turan, bir Hakan Çalhanoğlu… Sadece futboldan örnek vermeyi de çok doğru bulmuyorum. Örneğin ata sporumuz güreşte son dönemde dünya çapında sporcularımız yetişti. Güreşi bırakmasına karşın “Asrın Güreşçisi” ünvanına sahip bir Hamza Yerikaya’yı unutmamak gerekiyor. Yine güreş branşında halen aktif sporcularımızdan Taha Akgül’ü unutmamak gerekiyor. Taha, halen Bakü’de devam eden 1. Avrupa Oyunları’nda marka yüzü oldu. Organizasyon öncesinde ve esnasında televizyon ekranlarında, afişlerde, broşürlerde ve Azerbaycan sokaklarındaki reklam panolarında Taha’nın fotoğrafları yeralıyor.

Sözümün hemen başında sporcularımızın yanında spor adamlarımız demiştim. Örneğin kısa bir süre önce Şampiyonlar Ligi finalini başarıyla yöneten ve Avrupa spor kamuoyunun takdirini toplayan Cüneyt Çakır’ın ismini de burada zikretmek gerekir diye düşünüyorum.

 

Yurtiçinde ve yurtdışında istediğimiz başarıları yakaladık mı?

Türkiye dünya sporunda hatırı sayılır bir pozisyona geldi. Bütün dünyanın kabul ettiği bu durum, farklı branşlarda elde edilen büyük başarılarla gerçekleşti. Erkek basketbolunda elde edilen dünya ikinciliği, kulüpler düzeyinde Fenerbahçe Ülker’in THY Avrupa Ligi’nde 4’ lü finale kalması, basketbolumuzun ne kadar önemli yerde olduğunu gösteriyor. Tabii uluslar arası başarılarda kadın sporcularımıza ayrı bir parantez açmamız gerekiyor. Kadın basketbolunda ‘Potanın Perileri’ gerek Avrupa gerekse dünya şampiyonalarında başarıda istikrarı yakalayarak basketbolda ülkemizi ekol ülkeler sınıfına getirdi. Kadın voleybolunda ‘Filenin Sultanları’nın başarıları ortada. Yine kadın voleybolunda Avrupa’nın bir numaralı kupasını bu yıl bir Türk takımı; Eczacıbaşı VitrA kaldırdı. Şunu artık hepimiz belleklerimize yerleştirmeliyiz; Türkiye’de sadece futbol yok. Evet futbol bizler için önemli ancak bu spora verdiğimiz değeri, başka branşlara da yansıtmamız gerekiyor. Bunu biraz olsun bile başardığımızda ne gibi büyük gelişmelerin yaşandığını hepimiz gördük. Türkiye, gerek yetenek gerekse alt yapı olanakları anlamında potansiyeli büyük olan bir spor ülkesi. Bu potansiyeli daha ileriye taşımak için neler yapabiliriz? İşte tam da bu noktada kalıcı çözümlere imza atmamız gerekiyor ve burada herkese sorumluluk düşüyor. Biz Gençlik ve Spor Bakanlığı olarak elimizi taşın altına koyuyor ve ülke sporumuzun topyekun şekilde kalkınması adına gece gündüz demen çalışıyoruz.

Ancak ben bu başarıları yeterli görmüyorum. Neden derseniz? Örneğin, 78 milyon nüfusu olan ülkemizin bugüne kadar olimpiyatlarda elde etmiş olduğu başarı yeterli değil. Bunu açık yüreklilikle söylüyorum.

 

Samsun size neyi ifade ediyor?

Bir Samsunlu olarak tabi ki Samsun bana çok şey ifade ediyor. Ama özel yaşamımım ötesinde Samsun’un Cumhuriyet tarihimizde de çok ayrı bir önemi var. Gazi Mustafa Kemal, 19 Mayıs 1919 yılında Samsun’a ayak basarak bir milletin diriliş destanını yeniden yazan Milli Mücadele ruhunu ateşlemiş, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin temellerini atmıştı.

 

Gazi Mustafa Kemal’in Samsun’da yakmış olduğu bu bağımsızlık ateşi yurdun dört bir yanını sardı ve genç Türkiye Cumhuriyeti’nden bugünkü Yeni Türkiye’ye geldik. Bugünkü Yeni Türkiye işte böyle bir Türkiye; ekonomik ve siyasi istikrarıyla, gelişmişliğiyle, kalkınmışlığıyla, ilk on ekonomiye girmeye aday bir Türkiye… Zalimlerin karşısında mazlumların yanında olan ve dünyayı kucaklayan bir Türkiye…

 

Sadece tarihimiz açısından değil, mensubu olduğum AK Parti iktidarı açısından da Samsun’un önemi çok büyük. Halkımızın seçtiği ilk Cumhurbaşkanı olan liderimiz Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı’na giden yola buradan çıkmıştı. Başbakanımız Ahmet Davutoğlu ise göreve gelir gelmez ilk ziyaretini ve toplu açılış törenini burada gerçekleştirmişti. Dahası son mahalli seçimlerde de 18 belediye başkanlığının 17’sini AK Parti kazandı… Desteğini bizden esirgemeyen hemşehrilerimize şükranlarımı sunarım. Siyasi yaşamımda Samsun hiçbir zaman bizi mahcup etmedi, biz de Samsun'u mahcup etmeyeceğiz.

 

Samsun ve tüm Türkiye… Bütün spor branşlarıyla ilgili yatırımlar ve gelecekte ki hayalleriniz?

Bir örnek ile başlamak gerekirse, Samsun’da Milli Eğitim Bakanlığı ile birlikte ilkokul ikinci sınıf öğrencilerine yönelik yürüttüğümüz “Geleceğe kulaç atıyoruz” projesi, miniklere yüzme öğretmeye devam ediyor. Bu yılın başında bizzat başlattığım projeyi, fiziksel ve zihinsel olarak sağlıklı nesiller yetiştirilmesine katkıda bulunmak, yüzme bilmeyen öğrencilere yüzme öğretmek ve yetenekli olanları kulüp bünyesine kazandırmak amacıyla başlattık. İlk dönem Haziran ayında tamamlanacak.

 

Samsun 19 Mayıs Kapalı Yüzme Salonu’nda gerçekleşen projeye 2014 - 2015 eğitim-öğretim yılında Canik 100. Yıl, Kocatepe İlkokulu, İlkadım Gazipaşa ve Arıburnu İlkokulu’ndan toplam 240 öğrenci katılıyor. İlki pilot çalışma olarak hayata geçirilen ve başarılı bulunan proje, önümüzdeki dönemlerde Samsun ili ve ilçelerindeki tüm okullarda uygulanacak. Bu sayede Samsun’da okuyan tüm ikinci sınıf öğrencileri yüzme sporuyla tanışacak. Ümit ediyorum ki bu projeyle ülkemizi, milletimizi, bayrağımızı temsil edecek şampiyonlar çıkacak. Samsun’da atılan bu adım yakında meyvelerini vermeye başlayacak. Çocuklarımızın spor bilinciyle yetişmesi için tüm imkanlarımızı seferber ediyoruz.

 

Yine şunu söyleyebilirim ki son yıllarda önemli spor organizasyonlarının merkezi olan Samsun, 2012 yılından 2015’in ilk yarısına kadar ulusal ve uluslararası alanda toplam 62 organizasyona ev sahipliği yaptı. Bu önemli organizasyonlarla sporda ‘marka kent’ olma yolunda emin adımlarla ilerleyen Samsun, 2017 yılında düzenlenecek 23. İşitme Engelliler Olimpiyat Oyunları ile “olimpiyat şehri” olacak.

 

Sözkonusu uluslararası organizasyonların Samsun'da yapılması Samsun tanıtımında çok önemli bir yer tutuyor. Az önce bahsettiğim 2017'de Samsun'da yapılacak olan İşitme Engelliler Olimpiyatı. Bu Türkiye'nin bugüne kadar yapmış olduğu en büyük organizasyonlardan birisi olacak. Samsun şehri şu anda yerel yönetimleriyle, mülki idaresiyle, bizim yaptığımız çalışmalarla buna hazırlanıyor. Burada çok farklı bir tanıtım olacak.

 

Samsun özelinde değil ama bu noktada bir hayalimden söz etmek istiyorum. Aslında hayal olarak kalmasını istemediğim bir düşüncem var. Japonya’da olsun, Amerika’da olsun Avrupa’da, Rusya’da, Latin Amerika’da olsun bunların hepsinde olimpiyata hazırlık merkezleri vardır. Buralarda bilimsel anlamdaki araştırmalar, beslenme, psikoloji, rakiplerinizin takibi ve özel yapılan çalışmalar yapılıyor. Bunlar ile birlikte burada kendinizi nasıl geliştirebilirsiniz, vücudunuzun branşınız ile alakalı nasıl bir antrenman programına ihtiyacı var noktasında çalışmalar da var. Bu anlamdaki profesyonel desteklerin verilmesi gibi bizim merkezlerimizde de bu desteklerin hepsi mevcut olacak. Bunlardan iki tanesini Türkiye’ye kazandırma noktasında bir hayalim, bir isteğim var. Bu çalışmanın içerisinde olmak istiyoruz. Tabi TOHM’lardaki 120 tane antrenör ile birlikte özel çalışmalar yapılarak bu kardeşlerimiz destekleniyor. Bizim sporcular kadar antrenörlerimizin de desteklenmesi gerekiyor. Bu noktada özellikle antrenör eğitimi çok önemli ki gelecek nesillerin yetiştirilmesi devreye girsin. O yüzden şimdiden 2020 ve 2024 diyorum. 2024 çok uzakta gelebilir ama zaman çok hızlı geçiyor. Şimdiden başlarsak ciddi mesafe alabiliriz. Şimdiden bu çalışmaların içerisinde olacağız.

Sıradaki Haber
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.