bafra haber | bafra ajans| bafrahaber | bafra haberleri | bafra

Bbp Genel Başkanı Destici’nin Ramazan Bayramı Mesajı

CANİK

Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, bayramların anlamını, güzelliğini ve değerini sayılı bayram günleriyle sınırlı tutmayarak, hayatın her evresinde hatırlardan çıkarılmaması gerektiğini kaydetti.Ramazan Bayramı...

Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, bayramların anlamını, güzelliğini ve değerini sayılı bayram günleriyle sınırlı tutmayarak, hayatın her evresinde hatırlardan çıkarılmaması gerektiğini kaydetti.

Ramazan Bayramı sebebiyle bir mesaj yayınlayan Destici, “Milli birlik ve beraberliğimizi sağlayan değerlerin hatırlandığı, güzelliklerin ve iyiliklerin yoğun olarak yaşandığı Ramazan Bayramı'nı hep birlikte karşılamanın mutluluğu içindeyiz. İçtimai hayatımızda mühim yeri bulunan bayramlarımız, kaygıların ve sıkıntıların geri plana itildiği, sevginin, saygının ve hoşgörünün pekiştirildiği, insan ilişkilerinin güçlendirildiği, ümitlerimizin ve geleceğe olan inancımızın canlandırıldığı özel günlerdir” dedi.

“Aziz milletimizi ‘ortak’ düşünce ve değerlerde buluşturan bayramlarda barışın ve hoşgörünün sürekli kılınması, toplumun tüm katmanlarında uzlaşma kültürünün yerleşmesi için üzerimize düşen sorumlulukları yerine getirmeliyiz” diyen Destici, “Bayramların anlamını, güzelliğini ve değerini, sayılı bayram günleriyle sınırlı tutmayarak hayatımızın her evresinde ve tüm münasebetlerimizde hatırımızdan çıkarmamalıyız. Hoşgörü, barış ve kardeşlik ortamının toplumun tüm kesimlerinde oluşmasının sorunlarımızın çözümünde etkili olacağını unutmamalıyız. İçinde bulunduğumuz dönemde iç barışın ve huzurun korunması, topluma güven verecek uygulamaların gerçekleştirilmesi, aziz milletimizin yıllardır güç koşullar altında yaşamalarına neden olan sorunlara çözüm üretilmesi temel önceliğimiz olmalıdır. Yolsuzluk ve hukuksuzluğun arttığı, ekonomik iyileşmelerin vatandaşa yansımadığı, vatandaşlarımızın tıpkı devletimiz gibi ‘yaşam çarkını’ borçla çevirdiği, fakirlerin sayısının çığ gibi arttığı, işsizlik ve gelir dağılımı adaletsizliğinin rekorlar kırdığı, terör ve şiddetin sona erdirilmesi adına egemenliğimizin tartışmaya açıldığı gün gibi ortadadır. Üç maymunu oynayan ve sanki hiçbir şey olmamış gibi davranan ülke yöneticilerine inat bu acı ülke gerçeklerini artık suni pembe tabloları ve ‘cambaza bak’ tarzı gündem değiştirme çabaları dahi örtemiyor. Dahili ve harici bedhahların gayretlerini daha da arttırdığı günümüz Türkiye ortamında, dünya Müslümanlarının her türlü zulüm ve düşmanlık altında inin inim inlediği ama duyarsızlıkların da bir o kadar bizleri üzdüğü bir süreçte bayramları bayram gibi layıkıyla idrak edemesek de, içimizdeki buruklukların dozunu az da olsa düşmektedir” ifadelerini kullandı.

Destici mesajında şunları kaydetti:

“Her türlü tartışmalarının ötesinde tarih tecrübemiz ve müşterek kültür değerlerimizin üzerinde yükselen birlik ve beraberlik şuuru, bizi birbirimize ve Türkiye’ye bağlayan en güçlü barış bağı olmaya devam ediyor. Ramazan Bayramı’nı yaşarken bu ayrıcalıklı günlerimizi her zamankinden daha duyarlı ve uyanık bilinçle idrak etmeli, güzel ve derin anlamını yeniden keşfetmeliyiz. Siyaset felsefemize göre bir ülkeyi ilelebet ayakta tutmanın yolu, şu üç bağlayıcı unsurun gücünden geçmektedir; emniyet, yani güvenlik, hürriyet, yâni özgürlük ve mülkiyet, yani refah; bütün bunların başı ise adalettir. Bir yanıyla toplumu oluşturan fertler ve diğer yanıyla da yönetenler ile yönetilenler, daha açıkçası, toplum ile devlet arasındaki organik bir bağ vardır. Bu bağ ne kadar sıkı ve gönüllü olursa, o ülke o kadar huzurlu ve geleceği de emniyet altında olur. Bir ülkenin vatandaşları kendilerini ne ölçüde güvende hisseder, ne ölçüde özgür olur ve ne ölçüde refah sahibi olursa kendisini ülkesinin o derece gerçek sahibi hisseder. Bir yandan bu amaç doğrultusunda adımlar atılırken, diğer yandan da ülke geleceği için büyük önem taşıyan barış ortamını ve egemenlik haklarımızı zedeleyecek Türkiye’mizi her türlü dış müdahaleye açık hale getirecek tutum ve siyasetlerden özenle kaçınmalı, bunların ülkemize zarar vereceğini göz önünde bulundurmalıyız. Şurası bir gerçek ki, ülkemiz iyi yönetilememektedir. Türkiye’mizin güçlü ve üreten bir ekonomiye kavuşması, demokratikleşmesini tamamlaması, hukuk devleti ilkesinin kurum ve kurallarıyla yaşama geçirilmesi, siyasetin toplumun isteklerine yanıt verecek saydam bir yapıya kavuşması en büyük dileğimizdir. Dünyanın gelişmiş ülkeleri arasına girmesi hususlarında bu ülke mukadderatını 20 yıldır hiçbir vakit ve şartta aldatmamış olan Büyük Birlik Partisi camiası, ciddi katkılar sunabilecek projeleri ve iradeyi içinde barındırmaktadır. Vatandaşlarımızın hak ve özgürlüklerini en geniş biçimde güvence altına almış, çağdaş devletler topluluğunun saygın üyesi olmanın başlıca şartı, devlet ile vatandaş arasındaki işbirliğinin ve karşılıklı güvenin sağlam temeller üzerinde gelişmesidir. Unutulmamalıdır ki demokrasi, insan hakları, hukuk devleti gibi kavramları tam olarak hayata geçiren toplumlar, bireylere sağladıkları özgürlük ortamının yarattığı olumlu etkileşimle güçlü devletler olarak dünyanın gelişimine yön vermektedirler. Demokrasinin var olması, tek başına yeterli değildir. Önemli olan, demokrasinin tüm kurum ve kurallarıyla yerleşmesi, işletilmesi ve böylelikle vatandaşlarımızın mutluluğunu ve huzurunu temel alan, özgürlükçü ve katılımcı bir yönetim anlayışına ulaşılmasıdır. Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve Türk halkına yakışan toplumsal değişimin bir gereği olarak ve yine toplumun tüm kesimlerini kucaklayacak, sosyal adalet ve eşitlik prensiplerini içeren sivil bir anayasanın yapılabilmesi elzemdir. Ülkeyi yönetenler ve kayıkçı kavgaları ile anti demokratik mevcut anayasanın sunduğu avantajların elinden çıkmasını arzu etmeyen TBMM çatısı altındaki siyasi partilerden farklı olarak, Büyük Birlik Partisi bütün samimiyeti ile bu esasın peşinde koşmaktadır. Büyük Birlik Partisi olarak ‘insan merkezli’ siyaset yapıyoruz. Anlayışımıza göre siyaset insan içindir. Siyasetin var oluş nedeni de insandır. Vatandaşın ihtiyaç ve isteklerinin karşılanmasını hedefleyen bir vizyon kapsamında bu ülkede yaşayan insanların ‘her şeyin en iyisini hak ettiğine’ inanıyoruz. Ramazan ayı içindeki tüm ibadetlerimiz makbul olsun. Cenab-ı Allah gerçek anlamda bayram ruhunu yakalayarak; sosyal, manevi ve duygusal açılardan bayramı bihakkın idrak etmeyi tüm Müslümanlara nasip etsin. Bu duygu ve düşünceler içinde nice bayramları sıhhat, huzur, birlik ve beraberlik coşkusuyla idrak etmeyi Yüce Rabbimizden diliyorum. Camiamızın, büyük Türk milletinin ve tüm din kardeşlerimizin Ramazan Bayramı’nı tekrar tebrik ediyor, en içten sevgi ve saygılarımı iletiyorum.”

Sıradaki Haber
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.