Bakan, özellikle bayramın ilk günü kahvaltının kesinlikle atlanmaması gerektiğini ve kahvaltıda kızartma gibi ağır besinlerin tüketilmemesi gerektiğini belirtti. Oruçtan normal yemek düzenine geçişin oldukça önemli olduğunu vurgulayan Uzman Sevinç Bakan, "Ramazan boyunca dinlenen mideye birden çok fazla yükleme yapmamak gerekir. Bayramda özellikle öğün düzenine dikkat edilmelidir. Sabah tüm aile keyifli bir kahvaltı yaparak güne başlanmalıdır. Kahvaltıda kızartma, sucuk, sosis, salam gibi ağır şeyler yerine klasik kahvaltılıklar, omlet, haşlanmış patates, sebze kavurmaları, menemen tercih edilebilir. Bir aydır öğle yemeği yenmediği için öğle öğünü biraz hafif ve miktar olarak az olmalıdır" dedi.
Bakan, yöresel gelenekler gereği bayram misafirlerine börek, sarma, tatlı ikram edildiği için öğünlerde pilav, makarna gibi katı yemekleri tercih etmemeye özen gösterilmesi gerektiği ifade ederek, "Hem öğünde hem de aralarda karbonhidrat içeriği yüksek şeyler yemek şekeri yükseltir, kilo artışını tetikleyebilir, kalp ritmini bozabilir. Akşam yemeği iftar yemeğine benzer şekilde ayarlanmalıdır. Ancak miktarlar biraz daha iftardan az olabilir. Zaten öğle yemeği yendiği ve arada ikramlar olduğu için iftar zamanı kadar açlık olmayacaktır. Yemeklerinde mutlaka çorba bulundurulması gerekir. Çorba mideyi yemeğe hazırlar, sindirimi ve doymayı kolaylaştırır, acıkmayı geciktirir. Birden ağır yemekleri mideye göndermektense çorba ile ılımlı bir başlangıç yapmak çok daha sağlıklı olacaktır" dedi.
Bayramlarda özellikle şeker ve çikolatanın çok tüketildiğini ifade eden Bakan, "Günlük tatlı miktarının 5 dilim ile sınırlı tutulması gerekir. Ayrıca şeker, çikolata miktarı 4-5 adeti geçmemelidir. İkram edilen ambalajlı çikolata ve şekerler biriktirilebilir. Biriktirilen şekerler bayram sonrasındaki günlerde de 2'şer adet yenilirse vücuttaki şeker dengesi sağlanmış olur" diye konuştu.
Bakan, bayramda sebze ve meyve tüketiminin önemli olduğunu ve tüm öğünlerde mutlaka salata tüketilmesi gerektiğini kaydetti.