Konuyla ilgili açıklama yapan Ahmet Tevfik Uzun, "Süreç boyunca defalarca, hükümet ve AK Parti’nin önünün kesilmeye çalışıldığını görüyoruz. Darbe planları, e muhtıralar, AK Parti’yi kapatma süreci, çıkarılan toplumsal olaylar, ölümler, halkın benimsediği ve umut beslediği bir iktidara karşı, muhalefetin ve diğer tüm statükocu odakların birlikte hareket edişi manidardır" diye konuştu.
Türkiye’nin kangren haline gelmiş Kürt sorununu çözmekte AK Parti’nin olumsuzluklara rağmen kararlı olduğuna dikkat çeken Uzun, “Türkiye tarihinde Kürt meselesi ile ilgili ilk defa AK Parti Hükümeti döneminde demokratik adımlar atıldı ve sürdürülebilir bir yol izleniyor. Süreç boyunca defalarca, hükümet ve AK Parti’nin önünün kesilmeye çalışıldığını görüyoruz. Darbe planları, e muhtıralar, AK Parti’yi kapatma süreci, çıkarılan toplumsal olaylar, ölümler, halkın benimsediği ve umut beslediği bir iktidara karşı, muhalefetin ve diğer tüm statükocu odakların birlikte hareket edişi manidardır. Geçmişte, CHP'nin iktidarları döneminde, yapılan katliamlar adına bile, Sayın Başbakan özür diliyor. 33 vatandaşın 1937'de Van-Özalp'ta öldürülmesinden sorumlu Mustafa Muğlalının adı kışladan alınıyor ve yine devlet adına özür dileniyor. Tam da bu gelişmelerin arifesinde 34 vatandaşımızın katledilmesi olayı yaşanıyor. Tüm bu olumsuzluklara rağmen hükümet olarak kararlılığımızdan ödün vermeden milletimizin desteğiyle, alnımızın akıyla süreci başarıyla sonuçlandıracağız. Kimsenin şüphesi olmasın. Biz baldıran zehri de olsa ülkemizin refahı için içeriz. 30 yıldır ülkemizin başına bela olmuş terör meselesini Allah'ın izniyle hükümet olarak bütün riskleri alarak bitirmeye tereddütsüz kararlıyız" ifadelerini kullandı. Türkiye'nin güçlenmesinden birilerinin rahatsız olduğunu, ülkenin kan kaybetmesini isteyen iç ve dış bazı unsurların ülke üzerinde çeşitli oyunları denediğini kaydeden Uzun, açıklamasını şöyle sürdürdü:
"Kim ne yaparsa yapsın bu ülkenin güç kaybetmesini, huzur ortamının bozulmasını kimse başaramaz, çünkü hepimiz biriz, birliğimiz de demir gibi sağlamdır. Türk halkı birbirine kenetlidir, sağduyuludur. Halkın arkasında olduğu iktidar ise hizmet seferberliğini sürdürmektedir. Türkiye'nin son 10 yılda yaşadığı gelişim, değişim, gücüne güç katması dışta ve içte belli kesimlerde rahatsızlık oluşturuyor. Varsın olsunlar, halkımız artık her şeyin farkında. Türkiye için el ele verdik, yolumuz doğru, halkımızla omuz omuza yolumuza devam edeceğiz."